Yaşar Kemal (d. Kemal Sadık Gökçeli,1923; Gökçedam, Osmaniye), Kürt asıllı Türk romancı, senaryo ve öykü yazarı. Türk edebiyatınınen önde gelen kalemlerinden biridir. İlk öykü kitabı Sarı Sıcak‘ta da yer alan Bebek öyküsü ile ilk romanı İnce Memed, Cumhuriyet‘te tefrika edildi.İnce Memed, yaklaşık kırk dile çevrilerek yayımlandı ve kitaplarının yurtdışındaki baskısı yüz kırktan fazladır.
Yaşar Kemal pek çok yapıtında Anadolu’nun efsane ve masallarından yararlanmıştır. PEN Yazarlar Derneği üyesidir. Nobel Edebiyat Ödülü’ne aday gösterilen ilk Türk yazardır.
Konular
|
Çocukluğu
Yaşar Kemal, Nigâr Hanım ile çiftçi Sadık Efendi’nin oğlu olarak aslen Van-Erciş yolu üzerinde ve Van Gölü’ne yakın Muradiye ilçesine bağlı Ernis (bugün Ünseli) köyünden olan bir aileden dünyaya geldi.Kendi anlatımına göre bir Türkmen köyünde tek Kürt ailenin çocuğu olarak doğup büyüyen Yaşar Kemal, evde sadece Kürtçe köyde iseTürkçe konuşurdu.Ailesi, Birinci Dünya Savaşı’ndan dolayı Adana’nın Osmaniye ilçesine bağlı Hemite (bugün Gökçedam) köyüne yerleşti.Beş yaşındayken, babasının camide öldürülüşüne tanık oldu. Orta okul döneminde çeşitli işlerde çalıştı. Kuzucuoğlu Pamuk Üretme Çiftliği’nde ırgat kâtipliği (1941), Adana Halkevi Ramazanoğlu kitaplığında memurluk (1942), Zirai Mücadele’de ırgatbaşlığı, daha sonra Kadirli’nin Bahçe köyünde öğretmen vekilliği (1941-42), pamuk tarlalarında, batozlarda ırgatlık, traktör sürücülüğü, çeltik tarlalarında kontrolörlük yaptı.
Sanat hayatı
1978 yılındaki yaptığı bir söyleşide sanat çalışmalarına ilkokula başlamadan önce şiirle işe koyulduğunu ve okula başladığında “yaşlı halk şairleriyle çakıştığını” anımsadığını belirtti.İlkokulun son sınıfındayken arkadaşı Aşık Mecit, çok iyi saz çalarken kendisi annesinden ötürü sazı “berbat” çalmaktaydı. Bunun nedenini şu sözlerle dile getirdi:
“Benim saz çalamamamın sebebi var, anam aşık olacağım da diyar diyar dolaşacağım diye saza, aşıklığa düşman olmuştu. Onun tek çocuğuydum ve gözünden ayırmıyordu beni. Okulda, düğünlerde bayramlarda beni hep Aşık Mecitle çakıştırırlardı. Aşık Mecitle Kadirlide bir kahvede bir gece sabaha kadar çakıştığımı şimdi iyice anımsıyorum.”
Ortaokuldan ayrıldıktan sonra folklor derlemelerine başladı ve 1940-1941 yılları arasında Çukurovadan ile Toroslardan derlediği ağıtları içeren ilk kitabı olan Ağıtlar, Adana Halkevi tarafından 1943 yılında yayınladı.1944 yılında ilk hikâyesi Pis Hikâye‘yi yayınladı. Bunu, Kayseri’de askerlik yaparken yazmıştı. Bebek, Dükkâncı, Memet ile Memet öyküleri 1950’lerde yayımlandı.
Kemal Sadık Göğceli adı ile çeşitli yayımlarda yazarken Yaşar Kemal adını Cumhuriyet gazetesine girince kullanmaya başladı. 1952 yılında yayımlanan ilk öykü kitabı olan Sarı Sıcak‘ta da yer alan Bebek öyküsü burada tefrika edildi.
1947’de İnce Memed‘i yazdı fakat yarım bıraktı ve 1953-54’te bitirdi. Romanı yazma nedeni eşkiya olan ve dağda vurulan amcasının oğlunun vurulması olduğunu 1987 yılındaki bir söyleşisinde belirtti. Ayrıca aynı söyleşide, çocukluğunun eşkiyalığın içinde geçtiğini, dayısının “en büyük” eşkiyalardan biri olduğunu, o çevrede 1936’lara kadar beş yüze yakın eşkiya bulunduğunu ve bunlardan birinin de Kurtuluş Savaşı’nda Kadirli’yi ilk örgütleyenlerden olan Karamüftüoğlu ailesinden ünlü Remzi Bey olduğunu söyledi. Remzi Bey’in kendisine, ilk İnce Memed hikayesinde “Çakırdikeni” diye yer alan diken hikâyesini anlattı ve Yaşar Kemal’le “eşkıyalığın felsefesini” yaptı.
Yaşar Kemal’in dünyada ilk kez yayımlanan eseri, Bebek öyküsüdür ve önce Fransızcaya, sonra İngilizceye, İtalyancaya, Rusçaya, Romenceye ve diğer dillere çevrildi.
Siyaset
17 yaşından bu yana sosyalist politikanın içindedir. 1961 Anayasası’ndan sonra kurulan Türkiye İşçi Partisi’ne 1962’de katıldı.Emekçi sınıfının tamamen yönetime gelmesini isteyen Kemal, TİP’te sekiz yıl çalıştı ve yöneticilerden biriydi.1987’deki bir söyleşisinde Türkiye’de bir Marksist partiye ihtiyaç olduğunu belirtmiştir. Aynı söyleşideki “Nasıl bir sol modelden yanasınız?” sorusuna, şu cevabı vermiştir:
“Her ülke sosyalist modelini kendisi kurar. Sovyetlerin 70 yıldır yaşama geçmiş modelini kabul edemeyiz. Yüzde yüz bağımsızlıktır sosyalizm. Kişi bağımsızlığı, ülke bağımsızlığı, politik bağımsızlık, ekonomik bağımsızlık, özellikle de kültürel bağımsızlık… Sosyalizmin başka bir anlamı yok benim için. Bu çağa gelinceye kadar kültürler birbirlerini beslemişlerdir, yok etmemişlerdir. Oysa çağımızda, kültürler kültürleri yok etmek için, bilinçli olarak kullanılmışlardır, emperyalistler tarafından. Benim için dünya bin çiçekli bir kültür bahçesidir; bir çiçeğin bile yok olmasını, dünya için büyük bir kayıp sayarım.”
TİP’ten ayrılan yazar, nedenini partinin niteliğini yitirmesine, bürokratların eline geçmesine ve emekçilerden kopmasına bağladı.Sovyetler Birliği çökmesinin, sosyalizmin de çökmesi değil, tam tersine dünya sosyalizminin zaferi olduğunu 1993’teki bir söyleşisinde dile getirmiştir.
Temalar
« Halka kim zulmediyorsa, etmişse, halkı kim eziyor, ezmişse, onu kim sömürmüş, sömürüyorsa, feodalite mi, burjuvazi mi… Halkın mutluluğunun önüne kim geçiyorsa ben sanatımla ve bütün hayatımla onun karşısındayım. […] Ben etle kemik nasıl biribirinden ayrılmazsa, sanatımın halktan ayrılmamasını isterim. Bu çağda halktan kopmuş bir sanata inanmıyorum. » | |
Yaşar Kemal’im edebi çalışmalarında halka dönük bir düşünce hakim oldu ve bunu, bir yerde politik düşünce ile birleştirerek yürüttü. Yapıtlarıda halk şiirinde, epopelerde olduğu gibi insan değerlerinden kopmamaya çalıştı.Yşar Kemal, siyasi görüşü ile sanatının paralel olduğunu, “halk ve doğa”ya inandığını, sanatının proletaryanın çıkarlarının emrinde olduğunu dile getirmiştir.
Eserleri
|
|
Ödülleri
- 1955 Gazeteciler Cemiyeti Başarı Armağanı (“Dünyanın En Büyük Çiftliğinde Yedi Gün” adlı röportaj dizisi ile)
- 1956 Varlık Roman Armağanı (İnce Memed ile)
- 1966 İlhan İskender Armağanı (Teneke’den aynı adla uyarlanan oyunu ile)
- 1966 Uluslararası Nancy Tiyatro Festivali Birincilik Ödülü (“Yer Demir Gök Bakır” romanından Nihat Asyalı’nın sahneye uyarladığı, Yılmaz Onay’ın sahneye koyduğu “Uzun Dere” oyunu ile.Türkiye ödülü, Brezilya ile paylaştı.)
- 1974 Madaralı Roman Armağanı (Demirciler Çarşısı Cinayeti ile)
- 1977 Fransa Eleştirmenler Sendikası En İyi Yabancı Roman Ödülü (Yer Demir Gök Bakır ile)
- 1978 Fransa’da En İyi Yabancı Kitap Ödülü (Ölmez Otu ile)
- 1979 Fransa “Büyük Jüri” En İyi Kitap Ödülü (Binboğalar Efsanesi ile)
- 1982 Uluslararası Cino Del Duca Ödülü
- 1984 Fransız Legion d’Honneur Ödülü Commandeur payesi
- 1984 TÜYAP Kitap Fuarı Halk Ödülü
- 1985 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü
- 1986 Orhan Kemal Roman Ödülü (Kale Kapısı ile)
- 1988 TÜYAP Kitap Fuarı Halk Ödülü
- 1988 Fransa Kültür Bakanlığı Commandeur des Arts et des Lettres Nişanı
- 1991 Fransa Strasbourg Üniversitesi Onur Doktorası
- 1992 11. TÜYAP Kitap Fuarı Onur Yazarı
- 1992 Antalya Akdeniz Üniversitesi Onur Doktorası
- 1993 Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü
- 1994 Mülkiyeliler Birliği Rüştü Koray Armağanı
- 1995 Morgenavissen Jylaand-Pösten Ödülü (Danimarka)
- 1996 Türkiye Yayıncılar Birliği Düşünce Özgürlüğü Ödülü
- 1996 Kanın Sesi ile Akdeniz Yabancı Kitap Ödülü (Perpignan, Fransa)
- 1996 VIII Katalunya Uluslararası Ödülü (Barcelona, İspanya)
- 1996 Lillian Hellman/Dashiell Hammett Baskıya Karşı Cesaret Ödülü, İnsan Hakları İhlallerini İzleme Örgütü,(New York)
- 1997 Toplu eserleri için Premio Internazionale Nonino Ödülü, İtalya
- 1997 Kenne Vakfı Düşünce ve Söz Özgürlüğü Ödülü (Uppsala, İsveç)
- 1997 Norveç Yazarlar Birliği ödülü, Wole Soyinka ile ortak
- 1997 Frankfurt Kitap Fuarı Alman Yayıncalar Birliği Ödülü
- 1998 Frei Üniversitesi Berlin Fahri Doktora
- 1998 Bordeaux Yayıncılar Birliği Yabancı Edebiyat Ödülü
- 2002 Bilkent Üniversitesi Fahri Doktora
- 2003 Z. Homerus Şiir Ödülü
- 2003 Savanos Ödülü (Selanik)
- 2003 Türkiye Yayıncılar Birliği Yayıncılık Emek Ödülü.
- 2008 Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük ödülü
- 2011 Légion d’honneur
Wikipedia