24 Kasım Öğretmenler Günü şiirleri, Öğretmenler Günü şiirleri oku. 24 Kasım Öğretmenler Günü için yazılmış birbirinden güzel kısa ve uzun şiirler. 24 Kasım Öğretmenler Günü Şiirleri, öğretmenlerle ilgili şiirler, 24 Kasım şiirleri kısa uzun şiirler. İlkokul 1. sınıftan 2. sınıf 3. sınıf ve 4. sınıf seviyeleri için kullanabileceğiniz öğretmen şiirleri. Ortaokul 24 Kasım öğretmenler günü programı için şiir örnekleri. Öğretmenlerle ilgili 1 2 kıtalık şiirler, kısa ve uzun şiirler.
Öğretmenlerle İlgili Şiirler
Öğretmenler Günü
Bir gün sizleri anlatmaya yetmez,
Sizin sevginiz asırlarca geçmez,
Hayatım sayfa sayfa eseriniz,
Nasıl unuturuz anıları biz.
Öğretmenim gününüz kutlu olsun,
Öğrendikçe bu millet mutlu olsun,
Defter, kitap, kalemler neye yarar,
Siz olmazsanız yetişmez dimağlar.
O zaman; devlet millet seni anar,
Çünkü her makamda bir öğrencin var.
Cumhurbaşkanı senin talebendir,
Başbakan hesabı senden öğrenir.
Yıllar geçmiş bir zat elinizi öper,
Ben Milli Eğitim Bakanıyım der.
Sizleri yazarken titrer ellerim,
Sanki gene imtihanda gibiyim.
Hatalı yazdıysam özür dilerim,
Satırlarda sınırlanmaz bu sevgim.
24 Kasım sonbahara rastlar,
Yapraklar döküldükçe sevginiz artar.
Gönlünüz ikinci baharı yaşar,
Tarih böyle mutlu günlerde dolar.
Öğretmenim , gününüz kutlu olsun,
Öğrendikçe bu millet mutlu olsun…
Muhittin YEGÜL
Ana Gibi, Baba Gibi
Öğretmenim bilir misin
Seni nasıl sevdiğimi?
Sorsan bana nerde yerin
Gösteririm ben kalbimi
Ana değil, ana gibi;
Baba değil, baba gibi
Öğretmenim ben de sevgin
Can içinde bir can gibi…
Hüseyin DÜZBASAN
VE DÜŞÜNÜR ÖĞRETMEN
Eylülde sararan yapraklarla beraber,
Öğretmenler vurulur boş tarlaların ıssızlığında.
Ve düşünür öğretmen , ölümle yaşam arasında:
Kim, neden sıkmıştır kahpe kurşunları kahpece?
Yarar kurşunların sesi, karanlığı bir gece.
Akan her damla kan yaklaştırır ölümü.
Gurbetin kanlı tozu tutuşturur gönlünü.
Eğitim Ordusu’nda olunca şanlı nefer,
Başlamıştır gurbete gitmek için bir sefer.
Ölümün beklediğini bilemezdi bu yerde.
Çare diye gelmişti, cehalet denen derde.
Böyle mi olmalıydı öğretmenin kaderi?
Alırlardı sılada elbet kara haberi.
Yaşlı ana sarılır cansız duran bedene.
Lanetler yağdırılır ona ateş edene.
İntikam yeminleri edilir hep bir dilden.
Rahat uyu öğretmen, çıkmazsın gönüllerden.
Derler de unuturlar; adın kalır bir taşta.
Sorarsın bir gün elbet: “Niye öldüm bu yaşta?”
Eylülde sararan yapraklarla beraber,
Öğretmenler vurulur boş tarlaların ıssızlığında.
Ve düşünemez öğretmen, ölümün karanlığında.
Murat Arıcı Erdemli Lisesi Edebiyat Öğretmeni Erdemli/Mersin
24 Kasım Öğretmenler Günü şiirleri
ÖĞRETMENİN VEDASI
Gidiyorum… Bir yanımda emeklerim,
Bir yanımda
Uçsuz bucaksız hayallerim.
Sizlerde yaşayacak onlar şimdi.
Bir damla gözyaşına kıyamadığım,
İçimin derdi, saçımın akı çocuklar…
Yavrularım…Evlâtlarım,
Kınalı kuzularım,
Avucu reyhan kokulu küçük dağlarım.
Kiminiz büyüdü, heybetiyle
Nam saldı, kâh korku yedi âleme,
Hatta bana bile!…
Kiminiz kurudu, kara saban arkasında
Ufalandı eller, parçalandı yürekleriniz
Toprakla beraber…Sevgisiz…
Kiminiz, daha çiçek açmadan meyve verdiniz…
Bu ihtiyarın derdi nedir bilir misiniz?
Dört adam,
Çıkacak mı benim dört kolluyu taşıyan?…
Ve olacak mı acep öbür tarafta
Yepyeni bir kara tahtam…
Benimle zamanı gelince oynadın da hazla
Alışamadığım dört duvar arasında ne işin vardı!
Hep benden önce oradaydın ne yazın ne kışın vardı…
İlk harfler, heceler, sözcükler derken
Ve o mabede seninle gelip giderken
Tutuştu ellerimiz birleşti gözlerimiz.
Karga seslerinin rüzgârlara karıştığı bir son yazdı
Son göz göze gelişimizde…
Buruk tebessümlerinle beni ağlatmıştın
ÖĞRETMENİM,CANIM….
Fatma AYDEMİR
24 Kasım şiirleri
SENİNLE HER MEVSİM BAHAR ÖĞRETMENİM
Bir gün dersem ki, ben öğretmenim
Kalemimin mürekkebi alın terindir.
Vedalaşıp gidersem öğretmenim
Unutmayı unuturum da, unutmadığım
Kalbimdeki en güzel yerindir.
Bir gün adımı soranda çocuklarım
Kendimden önce senin adını söylerim
Solmadan açabiliyorsa köpre tomurcuk,
Uğrunda harcanır boncuk boncuk,
Yine de bitmez öğretmenim var derim
Güllerin güzelliğini göstermeden önce
Gülşenin vurulduğu tebessümünü anlatırım
Her zil çalışında önce sen gelirsin aklıma
Senden incecik bir ışık gelir şiir şiir
Ben susarım, yine sen konuşursun gönlünce.
Bir gün dersem ki ben öğretmenim
Sen güneş kadar uzakta bile olsan
Her bakışımda gülümseyişini görürüm
Işıksız açmazmış çiçek, gelmezmiş bahar
İnan seninle her mevsim bahar öğretmenim.
Yılmaz İMANLIK
SEVGİLİ ÖĞRETMENİM
Sevgisinin sonu yok,
Kalbinin şefkati çok,
Gönlü büyük, gözü tok,
Sevgili öğretmenim.
Bilgisi ışık saçar,
Sözleri gönül açar,
Ruhum sevinçen uçar,
Sevgili öğretmenim.
Bekliyoruz yolunu,
Sardık sağla solunu,
Uzat bize kolunu
Sevgili öğretmenim.
Toplandık dizi, dizi,
Sev, okşa hepimizi,
Sensin okutan bizi,
Sevgili öğretmenim.
Doğru yol gösterirsin,
Okutur, eğitirsin,
Bize bilgi verirsin,
Sevgili öğretmenim.
Seni candan severiz,
Saygı duyar överiz,
Ellerinden öperiz,
Sevgili öğretmenim!..
Ali Osman ATAK
Öğretmenim
Ne güzelde parlarsın bütün sabahlarda
Tıpkı bir yıldız gibisin sen okulumuzda
Atatürk’ün istediği asil duruşunla,
Türk milletine layıksın, sen öğretmenim.
Sana emanet edilmiş bizim geleceğimiz
Sen oldun bayrağı, vatanı sevdirenimiz
Atatürk’ün izinde, koşar yüreğinle
Türk milletine layıksın, sen öğretmenim.
Birkan Soylu-Ankara
Öğretmenim Benim
Yol gösterecektir bana,
Sana olan sevgim,
Bunun bilinci içinde,
Doğru hareket ederim.
Öğretmenim benim,
En büyük destekçim,
Sanki bir ailem gibi,
Seni yürekten severim.
Birkan Soylu-Ankara
Öğretmenime
Kalem, silgi, defter
Sen yoksan neye yarar.
Küçücük parmaklarım,
Nasıl harfleri arar.
Senden hiç ayrılamam,
Ailem gibisin benim.
Öğretmenler gününde,
Çokça öpülsün ellerin.
Birkan Soylu
Öğretmenim
Sensiz çocuk gülermi
Okul nedir bilirmi
İyi kötü her şeyi
Doğru ayırt edermi
Sensin bizleri eğiten
Yarınlara götüren
Atatürk ve bayrağı
Kucak dolusu sevdiren
Birkan Soylu
Atatürk ve Öğretmenim
Sevgili öğretmenim
Heyecanla beklerdik seni her sabah
“Günaydın” derdin, seslerin en güzeliyle,
“Bugünkü Konumuz” diye, başlardın söze
Kara tahta önünde ak bilgilerle
Çırpınırdın, bir şeyler öğretmek için bize.
“BAYRAK” derdin öğretmenim
Heyecandan dalgalanırdı sesin bayrak gibi
“Atatürk” deyince coşardın sen
Yatağına sığmayan ırmak gibi.
“Atatürk” deyince öğretmenim
Nefes almaz seni dinlerdik
Anlatırdın hayatını devrimlerini
Cepheden cepheye koşardın sen
Daha bir büyürdün gözümüzde
Sanki Atatürk’ü yaşardın sen.
Ellerinden öperim öğretmenim.
En güzel duygularla en güzel bilgilerle
Yetiştirdin bizi.
Şimdi içimizde inanç, başımızda bayrak
Bu yurt sevincimiz tasamız bizim
Atatürk ilkeleri en büyük yasamız bizim
Atatürk yolundan dönmeyiz biz
Meş’alemiz Atatürk sönmeyiz biz…
Öğretmenim
Güler yüzlü öğretmenim,
Bir tanesin, canım benim.
Masallarla bilmeceler,
Anlatırsın neler neler…
Kalemimi tutamazken
Kitabımı açamazken
Bir de baktım yazıyorum,
Sular gibi okuyorum.
Çalışıp iyi olmayı,
Koşup el ele vermeyi,
Bu güzel yurdu sevmeyi
Sen öğrettin öğretmenim.
Bizde pek çok emeğin var,
İçimizde çok yerin var
Yetiştirdin hepimizi,
Ver öpelim elinizi
Süleyman KARAGÖZ
Öğretmenim
Doğrusu şu, öğretmenim,
Sanki anam babam benim,
İyi kalpli, doğru sözlü,
Hep neşeli, güler yüzlü…
İyilikte eşi yoktur,
Bize emekleri çoktur,
Dersimizle ilgilenir,
Her gün yeni bilgi verir…
Bütün okul sever onu,
Kendisi de bilir bunu,
Sonra güzel bir huyu var,
Arzumuza hemen uyar…
Oyun oynar, masal söyler,
Çok vakitler bizi eyler,
Kötü demez azarlamaz,
Ondan iyi insan olmaz…
Tahsin Bilengil
Başöğretmen
Ne öğrendimse,
Ondan öğrendim.
Yenilikleri,
Hep o düşünmüş,
Milleti için,
Ağlamış, gülmüş.
Çocuk kalbimle,
İlk onu sevdim,
Atatürk benim,
Başöğretmenim.
Ben Bir Öğretmenim
Ben bir öğretmenim
Okulların birinde
Duymayı, düşünmeyi öğretirim.
Derslerimde…
Bir söz yağmurudur, ders dediğin de,
İnsan göklerinden, rahmet yerine,
Kitaplar dolusu yağar da yağar…
Benim çocuklarım bu bahçelerde,
Bu yağmur altında ıslanmadalar.
Bir yağmur sonrası gelin seyredin,
Her taraf tepeden tırnağa bahar…
Bulutsuz masmavi dünyalarına,
Sevginin, sevincin güneşi doğar.
Böyle çocuklarla dolar her yanım,
Çocuklar kardeşim,
Çocuklar arkadaşım,
Canım?
Onlarda toplanmıştır
Geçip giden zamanım,
Bir parıltı görsem gözlerinde,
Bilgiden, anlayıştan yana,
Bir hal olur bana…
Zannedersiniz ki,
Dünyalar benim?
Çocuklar, kitaplar, yazı tahtası
Enine boyuna bütün zamanlar,
Dört duvar arası bir dershanede,
Her dinden her dilden gelmiş insanlar.
Bizimle konuşur hayal ederler,
Bağlanırız kalırız kendilerine.
Hikaye anlatır, şiir söylerler,
Mutluluk üstüne, ümit üstüne?
Öğretmenler Gününüz Kutlu Olsun
Kalem tutmasını bilmezken
Yolda yürümeyi beceremezken
Oturduğumuz sıraları hiç tanımazken
Hepsini öğretmenimiz öğretti.
Kutlu olsun gününüz öğretmenlerim.
Harfleri bilmeyip hiç tanımazken
Elimiz kalemi hiç tutmazken
Bizleri anlayıp sabırla bekleyerek
Fedakar oldunuz öğretmenlerim.
Kutlu olsun gününüz öğretmenlerim.
Küçücüktük büyüdük serpildik
İlkokul derken fakülteli olduk
Yolun başı derken sonuna vardık
Bunları siz öğrettiniz öğretmenlerim
Kutlu olsun gününüz öğretmenlerim.
Yıllarınızı öğrencilerinize esirgemeden verdiniz
Çok sıkıntılar çekip dağda karda yürüdünüz
Tek başınıza da tüm okulu yönettiniz
Hakkınız ödenemez öğretmenlerim
Kutlu olsun gününüz öğretmenlerim.
Biricik Öğretmenim
Öpmek istiyorum hep o şefkatli elleri.
Yerimde sayıyordum alıp geçtin ileri.
Bana hep sen öğrettin o güzel bilgileri.
Benim bilgi kaynağım, sevgili öğretmenim.
Hep okulda geçirsem günleri, geceleri,
Daha erken öğrensem harfleri, heceleri.
Sende saklı bulunan o güzel bilgileri,
Ben de almak isterim biricik öğretmenim.
İstemez oldum artık vefasız geceleri.
Hep sınıfımda olsam, okusam heceleri.
Atamın önerdiği olmam istenen yeri,
Bana sen hazırladın biricik öğretmenim.
ÖĞRETMEN
Dosttur o çalışanla, dosttur o yarışanla
Yarınlara el ele beraber koşanlarla,
Mutludur o, simsiyah saçları olmuşsa ak,
Dünden daha güçlüdür uyanırken her sabah.
Doğruya, güzelliğe, odur yolu gösteren
Odur hep geleceğe güvenle gülümseyen.
Bir ana, bir babadır çocuklara sunulan.
Odur eli öpülen, odur fedakâr insan.
Sarsılmaz bir inançla görevini sevmekte,
Ömrünü adamıştır milletine hizmette.
Ruhlara şekil veren, kafaları besleyen
Uygarlığa yürürken en öndedir öğretmen
Köy Öğretmenleri
Yurdumuz uçsuz bucaksız
Gökte yıldız kadar köylerimiz var
Ama uzak ama harap ama garipsi
Alın benim gönlümden de o kadar
Uçsuz bucaksız köylerimizde kuşlar gibi
Her sabah çocuklar size uçar
Ama küçük, ama büyüyen, ama güleç
Alın benim gönlümden de o kadar
Siz kara göklerin yıldızları
Işıtın yurdumuzu sabaha kadar
Ama düşe kalka, ama yiğit, ama umutlu
Alın benim gönlümden de o kadar…
BEN ÖĞRETMENİM
Şanlı bayrağımı görünce
Okulumun gönderinde,
Daha bir başka çarpar yüreğim.
Her sabah açtığım kapının
Bilgiye, sevgiye, doğruluğa açıldığını
Çok iyi bilirim.
Gelecek yetiştiririm, geleceğim için
Çünkü;
Ben öğretmenim
Yeni nesil benim eserim!
Ö Ğ R E T M E N İ M
Küçük bir çocukken geldik yanına
Kucakladın bizi sardın canına
Sevgiyi saygıyı kattık şanına
Okur yazar olduk ilk öğretmenim
Tüm bildiklerini bize öğrettin
Millete faydalı bireyler ettin
Kalemi kılıçtan çok keskinlettin
Çareler ürettin sen öğretmenim
Ödevler yaptırıp asıl talibe
İmkan hazırlayıp her bir talep’e
Feraset gösterip seçtin talebe
Sanatkar adayı hep öğretmenim
Edebiyatla Din Tıp Filoloji
Tarih Fizik Kimya ve Biyoloji
İktisatla Sanat ve Sosyoloji
Bilimden yelpaze seç öğretmenim
İstikbale giden bilgi selinde
Kitaplık dolusu her eserinde
Derin ilim varken ana dilinde
Neye başka talep var öğretmenim
Vatan bir okulsa ilk nöbettesin
İlim denizinde hep seferdesin
Kutsal mesleğinle gönüllerdesin
Benim de gönlümü al öğretmenim
Saymakla tükenmez faziletlerin
Zemanen ödenen o bedellerin
Kıvancındır üstün talebelerin
İftihar ediniz siz öğretmenim
Atam sen de dahi bir öğretmendin
Bütün yenilikler senin eserin
Layık insanlarda bil şaheserin
Büyük Atatürk’üm baş öğretmenim
BEN ÖĞRETMEN OLMAK İSTİYORUM
Ben öğretmen olmak istiyorum.
Ben şâirimin mısralarında dil,
Genç kızımın gergefinde nakış nakış gül.
Âşığımın sazında tel
Öpülesi bir el olmak istiyorum:
Ben öğretmen olmak istiyorum…
Ben çaresizliğin filizlendiği yerde ümit,
Korkunun mayalandığı yerde yürek olmak istiyorum
Ben öğretmen olmak istiyorum…
Ben öğretmen olmasam diyorum!
O zaman şu körpe fidan
Nasıl öğrenecek, çiçek açıp meyve vermeyi?
Şu gelinlik kızım,
Şu bıyıkları yeni terleyen delikanlım
Kimden öğrenecek insan gibi sevilmeyi, sevmeyi;
Vatan için, millet için, bayrak için
Göz kırpmadan ölmeyi?
Sen öğretmen olmalısın kardeşim;
Sen namussun, vicdansın, adaletsin…
Sen müsbet ilimsin kardeşim
Sen irfansın, inançsın geleceğimi aydınlatan…
Sen buram buram tüten vatan-sevgisi
Sen burcu burcu kokan Türklük duygususun
Biz öğretmen olmalıyız kardeşim:
Biz görmeyenlere göz,
Duymayanlara kulak,
Yürüyemeyenlere ayak atmalıyız…
Biz şairlerimizin mısralarında dil.
Genç kızlarımızın gergeflerinde nakış nakış gül.
Âşıklarımızın sazlarında tel.
Öpülesi bir el olmalıyız.
BİZ ÖĞRETMEN OLMALIYIZ. .
DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Bütün çiçekleri getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,
Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer
Bütün köy çocuklarını getirin buraya,
Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim,
Getirin getirin…ve sonra öleceğim.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Kır ve dağ çiçeklerini istiyorum,
Kaderleri bana benzeyen,
Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları,
Geniş ovalarda kaybolur kokuları…
Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri,
Hepinizi hepinizi istiyorum, gelin görün beni,
Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Afyon ovasında açan haşhaş çiçeklerini
Bacımın suladığı fesleğenleri,
Köy çiçeklerinin hepsini, hepsini,
Avluların pembe entarili hatmisini,
Çoban yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın.
Aman Isparta güllerini de unutmayın
Hepsini, hepsini bir anda koklamak istiyorum.
Getirin, dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum.
Ben köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım,
Ben bir bahçe suluyordum, gönlümden,
Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden,
Ne güller fışkırır çilelerimden,
Kandır, hayattır, emektir, benim güllerim,
Korkmadım, korkmuyorum ölümden,
Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Baharda Polatlı kırlarında açan,
Güz geldi mi Kopdağına göçen,
Yörükler yaylasında Toroslarda eğleşen.
Muş ovasından, Ağrı eteğinden,
Gücenmesin bütün yurt bahçelerinden
Çiçek getirin, çiçek getirin, örtün beni,
Eğin türkülerinin içine gömün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
En güzellerini saymadım çiçeklerin,
Çocukları, öğrencilerimi istiyorum.
Yalnız ve çileli hayatımın çiçeklerini,
Köy okullarında açan, gizli ve sessiz,
O bakımsız, ama kokusu eşsiz çiçek.
Kimse bilmeyecek, seni beni kimse bilmeyecek,
Seni beni yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Ben mezarsız yaşamayı diliyorum,
Ölmemek istiyorum, yaşamak istiyorum.
Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın,
Tarümar olmasın istiyorum, perişan olmasın,
Beni bilse bilse çiçekler bilir, dostlarım,
Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim,
Çiçeklerde açar benim gizli arzularım.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Okulun duvarı çöktü altında kaldım,
Ama ben dünya üstündeyim, toprakta,
Yaz kış bir şey söyleyen sonsuz toprakta,
Çile çektim, yalnız kaldım, ama yaşadım,
Yurdumun çiçeklenmesi için daima, yaşadım,
Bilir bunu bahçeler, kayalar, köyler bilir.
Şimdi sustum, örtün beni, yatırın buraya,
Dünyanın bütün çiçeklerini getirin buraya.
Ceyhun Atuf KANSU
“Bana çiçek getirin, dünyanın bütün
çiçeklerini buraya getirin!”
Köy öğretmeni Şefik Sınığ’ın son sözleri.
24 Kasım öğretmenlerle ilgili şiirleri word belgesinde indirmek için tıklayın.
24 Kasım Öğretmenler Günü Şiirleri indir. 24 Kasım Öğretmenler Günü Şiirleri HangiSoru.com tarafından paylaşıma sunulmuştur. Daha fazla benzer dosya, doküman ve evrakları 24 Kasım Öğretmenler Günü bölümünden bulup indirebilirsiniz.